Yunus GÜZEL

 

 

Şehit Düştüğü Tarih: 23 Ekim 2001

 

Şehit Düştüğü Yer: İstanbul Emniyet Müdürlüğü

 

Doğduğu Tarih: 18 Şubat 1969

 

Doğduğu Yer: Antakya, Harbiye

 

Mezar Yeri: Harbiye, Antakya

 

 

İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde işkencede katledildi.

 

Yunus Güzel yoldaşımız 18 Şubat 1969'da Antakya-Harbiye'de doğdu. Arap milliyetindendir. Ömrünü ağa sömürüsü altında geçiren bir ailenin çocuğudur. Küçük yaşta tarlada çalışmaya başlamış ve o yaşlardan haksızlıklara karşı çıkan bir ruha sahip olmuştur. Lise yıllarında devrimcilere sempati duymaya başladı. 1987'de Diyarbakır Dicle Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesine girdi. Orada tercihi netleşti. Devrimci Sol'cu oldu. Liseli Dev-Genç sorumluluğunu üstlendi, daha sonra Diyarbakır Devrimci Sol Komitesi'nde yer aldı. Mücadeleye ilk katıldığı kısa bir dönem dışında, hemen tüm devrimci yaşamı, illegalitede geçti. “Doktor olmakla, hiç bir şeyi düzeltemeyeceğini” düşünerek son yılında okulundan ayrıldı. Sonraki yıllarda Hatay ve Adana'da sorumluluklar üstlendi, milis çalışmaları yürüttü. Bütün bu yıllar boyunca görev seçmedi, kendisine ihtiyaç duyulan her yerde oldu. Son olarak, İstanbul'da bir Silahlı Propaganda Birliğimizin komutanıydı.

Yoldaşlarının ölüm oruçlarında birer birer şehit düşmesi ve halkın her gün artan fakirleşmesi, onun düşmana karşı öfkesini, düşmana vurma isteğini daha da büyütmüştü. Şöyle diyordu bu süreçte hareketimize yazdığı bir mektupta: “Acı bir süreçten geçiyoruz. Her gün yüreğimizden parçalar koparıyorlar. Bir taraftan soygun ve talan düzeni halkımızı daha da fakirleştirirken, en küçük bir hak aramayı kanla bastırmaktadır. Faşizm en kanlı yüzüyle halkımıza topyekün saldırmaktadır. Devrimcileri F Tipi Hücre Hapishanelere tıkıp teslim alma ve bunun üzerinden tüm halkı teslim almayı hedeflemektedir...” Böyle bir dönemde, halkın şiddetini, halkın silahlı mücadelesini büyütmek gerekti. Kafasındaki tek hedef buydu. Elbette, böyle bir mücadelede şehit düşebilir, işkencede, infazda katledilebilirdi. O bu düzeni tanıyordu. Ama ölüme de, aynı ölüm orucundaki yoldaşları gibi “hoş geldi safa geldi” diyen bir kararlılığa sahipti. Aktardığımız sözleri şöyle devam ediyordu: “Halkımızın, Analarımızın, Babalarımızın, Kardeşlerimizin ve her namuslu insanın yüreğinin tutuştuğu böylesi bir süreçte şehit olmak büyük bir onurdur.”

O, işkenceler altında direnerek bu onura ulaştı.

O bir savaşçıydı. Savaş alanlarından birinde şehit düştü.

(Yukarıdaki özgeçmiş, DHKC Basın Bürosu'nun 24 Ekim 2001 tarihli, 218 No'lu açıklamasından alınmıştır.)

 

“Hepinizi Seviyorum, tüm yoldaşlarımı seviyorum. HALKIMIZI Seviyorum PARTİMİ Seviyorum VATANIMIZI Seviyorum ÖLÜM ORUCUNDAKİ tüm yoldaşlarımı çok Seviyorum ŞEHİTLERİMİZİ Seviyorum ÖNDERİMİZİ Seviyorum Bu canım SiZLERE YOLDAŞLARIMA ŞEHİTLERİMİZE ÖNDERİMİZE PARTİ-CEPHEMİZE HALKIMIZA VATANIMIZA FEDA OLSUN. Bin defa yaşasam yine DEVRİMCİ OLMAK isterdim. PARTİ-CEPHE içinde olmak isterdim...... Daha önceki son yazılarımda yazdığım duygu ve düşüncelerimi yoğun olarak yaşıyorum. Onurlu Namuslu bir insan olarak bu yola sonuna kadar... Bu yoksulluk Bu zulüm çarkını Parti-cephemizle parçalayacağız... BİZ KAZANAĞIZ... HALKIMIZ KAZANACAK...BAŞARACAĞIZ!”

Yunus Güzel

 

 

Hakkında Daha Geniş Bilgi İçin...


Yoldaşları, yakınları Yunus Güzel’i Anlatıyor:

 

 

Geri